Yabancılar nereye gitti? Geri gelir mi?
2004 ve 2005'te Türkiye'ye yoğunlaşan bireysel yabancı yatırımcıların bugün esamesi bile okunmuyor. Yazlıklar elde kaldı... Kıyı şeridinde 100 binin üzerinde konut tamamlandı. Alıcı bulamıyor... Bizim `yazlık' dediğimiz, literatürde `ikinci konut' olarak geçen yatırımın anavatanı İspanya'da dev şirketler çatırdıyor.
Peki Türkiye yabancı trenini kaçırdı mı? Bundan sonra yabancılar bir daha Türkiye'nin yüzüne bakar mı? Gelin hep birlikte inceleyelim.
Önce yabancıların Türkiye'den kaçmalarının nedenlerini sıralayalım:
1) Türkiye yabancıların gayrimenkul edilmesine yönelik bir yasal düzenleme yaptı. Ama bu yasal düzenleme çok sorunluydu. Açılan davalar dolayısıyla çeşitli maddeleri üst mahkemeler tarafından iptal edildi. Yani karakterli bir yasa ortaya koyamadı.
2) Kıyı şeridinde yabancıya gayrimenkul satışının suyu çıkartıldı. Bakkal, manav, garson, komu ve berberin yabancıya konut pazarlamaya yöneldiği bir dönem yaşandı.
3) Altın yumurtlayan tavuğu kesmek de son derece mahir olan halkımız yabancıyı kaçırmak için elinden geleni yaptı.
4) İhtiyaçlara ve talebe göre konut üretilmedi. Furyanın da etkisiyle iş, "Ne yaparsam satılır"a döküldü. Bu mantıkla yapılan konutların yüzüne kimse bakmıyor.
Bundan sonra ne olur? Bunları da sıralayalım.
1) ABD'de başlayan ve AB'de derinleşen mortgage krizi kısa ve orta vadede ikinci konutlara olan talebin artmasını engelleyecek.
2) Yazlık konut piyasasının düzelmesi için İngiltere emlak piyasasının izleyeceği trend çok önemli. Çünkü yazlık evlere en fazla ilgi gösteren İngilizler. Bu piyasa yaklaşık 2 yıldır düşüş eğiliminde. Bu eğilimin nereye kadar süreceği belli değil.
3) İspanya'da yazlık ev üretimi sıkıntıya girdi. Ama bu para ve sermaye piyasaları açısından baktığımızda gayet doğal. Kitap, hiçbir piyasanın ve yatırım enstrümanının sonsuza kadar yükselemeyeceğini söyler. Bırakın 15 yıldır yükselişte olan piyasa düşüş yaşasın! İspanya ile Türkiye'yi karşılaştırmayın. İspanya yolun sonunda Türkiye ise başında. İspanya'da piyasanın kırılması Türkiye için bir dezavantaj değil. Avantaj. İyi değerlendirilirse...
4) Türkiye'nin önünde uzun bir yol var. Bu yolun başında çok zorluklarla karşılaşıldı. Bu zorluklardan ders çıkartılırsa orta ve uzun vadeden konuta dayalı bir kalkınma modeli geliştirilebilir.
Sonuç olarak; yabancılar şimdi canının derdine düştü. Kendi sorunlarıyla uğraşıyor. Bir gün mutlaka gelecekler. Türkiye'nin ve konut sektörünün yabancılar döndügünde, yükselecek bir pazar olması için bugünden çalışmalara başlaması gerekiyor.
E-mail: [email protected]
Yorumlar
Henüz yorum yok.
Üye işlemlerinden üye olup / giriş yaparak sizde yorum yapabilirsiniz. Üye işlemleri için tıklayın