Teşekkür ederim yorumlarınız için ama bir yandaş dedim diye

Teşekkür ederim yorumlarınız için ama bir yandaş dedim diye bana bu kadar yüklenmeyin ) halk tam olarak iktidarda mı değil mi bilmiyorum ama yapılan işler doğru mu buna bakmak gerekir. Astay medeni işler yapmak isteyebilir, bu iyi bir şey Astayı kötülemek istemem. Ancak bu 169 u mazur gösteremez. Bu binalar gökkafes neyse odur. Gökkafes duruyorsa o da durur sorun yok. Kentimizde en çok parka ihtiyaç var bu ayrı konu ama bina yapılacaksa da illa gökdelen yapmak gerekmiyor. Hem de böyle bir noktada. Yani burası anlaşalım ekonomi de lazım tarih de denilebilecek bir yer değil. Istanbul üzerine titrenmesi gereken bir dünya mirası. Projeler yapılacaksa çok dikkatli ve hassas davranmak lazım. Bunun sorumluluğu var. Siz bir de denizden bakın tarihi Istanbula. Halk ne ister biliyor musunuz? Ataköydeki plajını geri ister. Karaköydeki limanın halka açılmasını ister. Park ister bahçe ister yeşil ister. Kıyılarda yüksek duvarlarla çevrili gökdelenler istemez. Normali budur. Istanbulun silüetinin mahvedilmesini halk ister mi? Mimarlıkta, şehircilikte, enternasyonel kriterlere uyulması gerek. Sonra neden Istanbul'un turizm geliri Roma'nın fersah fersah gerisinde hayıflanmayalım. Kusura bakmayın Istanbulda iyi işler de yapılıyor ama bazı konularda ben muhalefetim. SAygılarımla

---

Yanıt : Peki. haklısınız. Ama Gökkafes yada benzeri binaların iznini de mi yandaş olarak nitelediğiniz insanlar verdi))çoğunun altında yandaş karşıtlarının imzası vardır... Bu kentte herkes kenti kurtarmak için çalışıyor... Bu durumda kentin silüetine, tarihi dokusuna ve doğasına uzaylılar mı -afedersiniz- tecavüz ediyor? Sonuçta halkın özgür iradesiyle seçilen bir iktidar yada yerel yönetimden bahsetmiyor muyuz? Ataköy'e plaj yada Karaköy'e liman isteyen halk bir sonraki seçimlerde bunları yapacakları greve getirir... Ayrıca halkın bu konularla hiç ilgilendiğini de sanmıyorum)) Halgın gündemi başka... mimarlıkta ve şehircilikte enternasyonel kurallara uyulması gerektiği görüşünüze katılıyorum. Peki bu görüşün anlı şanlı temsilcileri, İstanbul kaçak yapılaşıyorken, depreme karşı dayanıksız binalar inşa ederken neredeydi? Neyse gelin konuyu kapatalım. İstanbul'u ve bu ülkeyi kurtarmaktan vazgeçelim... Bu ülkenin başına ne gelmişse kurtaracılardan gelmiştir... Boş vakitlerinizde doğayı, tarihi, ekolojiyi ve ekonomiyi bir arada yürütecek bir sisteme kafa yorun... Böylesi hepimiz için daha iyi olur... Biraz ütopik olur. Ama olsun...