Başka bir konuda da soru sormak değil ancak sizinle paylaşmak

Başka bir konuda da soru sormak değil ancak sizinle paylaşmak istiyorum.Barbaros Bulvarından itibaren Büyükdere caddesi ile Maslak\'a kadar olan bölgede her gün yeni bir iş yeri merkezi,residence ve Avm yapılıyor.Zorlu Center yükseliyor, karşısında Şetat Towers yıllardır açılmayı bekliyor vs vs.Benim aklımın ermediği ve muhtemelen de hiç bir zaman ermeyeceği bir şey var, bu Barbaros Bulvarı devamında Büyükdere Caddesi 5 sene önce bile trafiği kaldıramazken artık ne hale gelecek düşünemiyorum bile.İşin ilginci o bölgede istimlak edilerek açılacak yol da yok. Metro devam ediyor ama bir çok metro istasyonunda arabanı parket ve devam et sistemine uygun otopark zaten yok.İstanbul gibi toz,toprak,çamur içindeki bir şehirde hiç bir iş adamı üzerinde takım elbisesiyle yağmurda çamurda o metroyu kolay kolay kullanamaz. Manhattan ve Londra\'da 6 ay dolaş ayakkabını boyamazsın. Orada metro ile her yere gider insanlar. Yani bu işin böyle ince detayları var.Dolayısıyla bu binalara izin, ruhsat verirken trafiği de karayolları mı düzeltsin diye düşünüyor birileri? Trafiğin sorumlusu kim bilemiyorum ancak şu andaki bu altına hücum gidişatı beni çok şaşırtıyor.Bu ülkede hiç birşekilde çözülemeyeceğini düşündüğüm kapalı yerde sigara içip sigara içen içmeyen herkesin yüzüne üfleme saygısızlığına el atan ve çok şükür kısmende olsa çözen Başbakanımızın bir İstanbul bakanlığı kurmakta çok geç kaldığını düşünüyorum.Bizzat kendisi en yakından biliyor sorunları. O caddeye o kadar gökdelen yapılmaması gerektiğini de bildiğini tahmin ediyorum ancak demekki mevcut mevzuat içinde bunlar engellenemiyor o zaman neden tüm bunlara el atacak bir yasa yapılıp bu işler çözülmüyor?Dün Yenişafak\'ta Kürşat Bumin ayrıca 12 senedir deprem için ne yapıldığını soruyordu, evet Toki, siteler vb yapılıyor ve çok da başarılı gidiyor. Peki merkezlerde ne olacak? Trafik,deprem?Kentsel dönüşüm ile bu işin hızlı çözülemeyeceği bu kadar ortadayken?Yani uzun sözün kısası, İstanbul trafiği sadece köprü yapmakla,yol yapmakla, hatta ve hatta metro ile bile çözülemeyeceği gün gibi ortadayken, şehrin en yoğun ve kalbi sayılabilecek arterine gökdelenler ardı ardına dikiliyor.Burada tek çözüm bu gökdelenlerin daha iyi planlanmış bölgelere kaydırılması, mesela belki Anadolu yakasına.Deprem içinde Toki faaliyetleri,yapılan siteler maalesef yeterli olmayacak, merkezlerde dönüşümün zorla veya güzellikle çok acil çözülmesi lazım.Yoksa Allah korusun yüzbinler, hatta belki 1-2 milyondan fazla insanımız direk tehlike altında.İşin kötüsü hangi alanda ne kadar gelişirsek gelişelim 7,5 şiddetinde bir depremin maddi anlamda muhtemel maliyeti 100 Milyar doları bulabilir ve enflasyon,ihracat, dolar kuru vb tüm göstergeler hikaye kalır bu maliyetin yanında. Türkiye 40 sene geri gider.Japonya\'da olanlar net olarak karşımızda.Bazı yerlerde okuyorum, 89 bin bina yıkılır, 120-130 bin kişi ölür vb hikayeler. Demek bu hesaba göre 89 bin binada 1-2 kişi oturuyor ve sadece onlar yıkılacak. Amacım felaket tellallığı yapmak değil ancak bu kadar net şekilde gelen bir facia var. Kim hesapladı bilmiyorum ama gerçekten 89 bin bina yıkılırsa sağ kurtulan da olsa, 1 milyon insan üzerinden zayiat çok normal olur.İşte tüm bunları düşününce,biliyorum siyasi maliyetleri de olacaktır ancak artık bu ülkede tek ümidim Başbakan kaldı.Buradan kendisine sesleniyorum,şu anda Türkiye\'de tüm sorunlar emin olun 2.düzeyde kalır beklenen İstanbul depremi ile karşılaştırıldığında ve açık olarak aynı Kürşat Bumin gibi bende size söylemek istiyorum bu konuda yapılanlar çok ama çok yetersiz.Madem bu ülkeye ve bu şehire gönül verdiniz bu konunun çözümünü hızlandırmak için sizden çok daha iyi performans bekliyoruz.Bu performansıda sergilemeniz aslında opsiyonel değil şart çünkü 15-20 senede ülkede milli geliri 30 bin dolar bile yapsanız Allah korusun böyle bir depremde yıkılacak bina sayısı, maalesef kaybedilecek insan sayısı ile tüm siyasi hayatınız boyunca yaptığınız hizmetler sıfırlanır.Ülke aldığınız noktaya geri döner hem de büyük zayiatla.Bunu en başta siz istemezsiniz. Lütfen İstanbul\'a artık tam anlamıyla el atın.Yoksa gidişat iyi değil.

---

Yanıt : Bunlaır benden mi istiyorsunu? başbakandan mı? Benden istiyorsanız benim hiçbir yetkim yok... burada hep beraber havanda su dövüyoruz)) Başbakan'dan istiyorsanız kendisine bir mektup yazın... çok güzel anlatmışsınız... Bir de Başbakan okusun...