"balonu" ile ilgili toplam 140 soru bulunmuştur.
Toplam 400466 kişi soruları okumuştur.

İnşaat Sektörü Balonu Patladı Şimdi Ne Olacak

Soru

Teberbüş bey merhaba. Türkiye?de tekstil sektörü nasıl 10 sene önce şişip patladıysa şimdi aynısı inşaat sektörüne oldu. Bunlar son çırpınışlar. demirin, çimentonun, inşaat malzemelerinin hali ortada. İnşaat sektörünün içinden biri olarak söylüyorum sektör bitmiştir hükümet son çırpınışlarını yapıyor. İnşallah bu durum sadece inşaat sektörüyle kalır. Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz. Ülke ve inşaat sektörü nereye gidiyor. Şimdi ne olacak. Polyannacılıktan vazgeçip bence artık doğruları konuşalım. Sizin tavsiyelerinizi dinleyen çok kişi var çünkü.

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
05 Eylül 2018 | 12:59 Ayhan ÖZTÜRK 17230 Kişi okudu

Ne olacak bu silivrinin hali ?

Soru

Tebernüş bey silivrinin yüzölçümünün 4 te 1 i bakanlar kurulu kararıyla ve cumhurbaşkanının onayıyla büyük ova koruma kanunu kapsamında tarımsal sit alanı ilan edildi.Tapu da satışta çıkacakmış.Sadece tarım yapılabilir.Hükümütler değişssede plan yapılmayacakmış.Hiç bir belediyenin plan yapma yetkisi olamazmış..Fiyatlar düşecek diyorlar.Tarla yatırımcıları gelirmi artık ? Silivriyi büyütmekten vazmı geçtiler.Yeni şehir havalimanı ve kanal istanbulun oraya kurulacak yeni şehir var diye silivrinin balonu söndümü yani.ne olacak o kadar yatırımcı ? İstanbul büyükşehir belediye başkanı metrobüste gelmeyecek dedi silivriye..sizin görüşünüz nedir fiyatlar etkilenirmi ? istanbul yatay değil dikey mi büyüyecek..3.havalimanına doğru.? bu arada bu ovalar Gümüşyaka ovası,değirmenköy,çeltik,yolçatı..

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
04 Nisan 2018 | 10:46 mustafa çalık 17098 Kişi okudu

emlak balonu patladı hala kabul etmiyor musunuz ?

Soru

üstadım öncelikle emlak piyasası için verdiğiniz bilgiler altın değerinde teşekkür ederim, daha önceden de bir kaç yorumda bazı illerde emlak balonu olduğunu belirttim, siz bana katılmadınız ama ben bir kaç bilgi vereceğim; 1) Asgari ücretin 1600 tl, ortalama gelirin 2500 lira olduğu ülkede 2+1 daireye 2000 lira kira veya minimum 500-600 bin lira satış bedeli belirlerseniz durgunluk dönemi de, gerileme dönemi de kapıda demektir. 2)Bir yılda tl bazında %17 düşüş, aynı süreçte doların %11, euro'nun %25 değer kazandığını da hatırlatmak isterim. 3) Parası olan tüccar baktı ki bu işte iyi para var 1+1 evler 700 binden satılıyor balıklama daldılar emlak işine girdiler, şimdi satışlar durdu, alıcı yok ,krediler yüksek, yatırım için cazip değil. 4)insanların "650 bin tl'lik evim var ama 8 aydır satamıyorum" diye serzeniş ettiğini duyuyorum, okuyorum, ama o ev 650 değil ki. hiç bir zaman olmadı, yavaş yavaş bunun farkına vardıklarını düşünüyorum. Son olarak kârlı diye girilen sektör patladı ve arkadan da devam eden pek çok proje geliyor. emlak sektörü tamamen batar mı bilmiyorum ama en azından ev fiyatları olması gereken yerlere doğru inmeye başladı, benim görüşüm bu siz ne dersiniz bilmiyorum, saygılarımla.

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
04 Şubat 2018 | 23:24 ali yıldırım 4461 Kişi okudu

emlak balonu ve kandırılan yatırımcı.

Soru

tebernüş bey sizin emlak balonu olmadığına, hatta inşaat sektöründe bir kriz yaşanmadığına ait görüşlerinize katılmıyorum, türkiye gerçeklerini yansıtmayan fiyatlamalar ve kandırılan bir halk kitlesi gümbür gümbür geliyor haberiniz yok, size aldatılan ve çok kazanacağı aşılanan halktan bir kaç örnek vermek istiyorum başakşehirden zamanında 200 bin tl ye ev alan arkadaşım, sürekli fiyatının 500 bin olduğunu iddia ediyordu, paraya sıkıştı 450 binden ilan koydu soran olmadı şimdi 300'e indi alıcı yok, aynı şey, başka bir ilden güvenlikli, lüks görünümlü siteden ev alan arkadaşım.(500 bine falan almıştı yaklaşık 3 yıl önce), sürekli bu fiyatın katlanarak arttığını iddia ediyordu ve başka bir ile taşınması gerekiyor. 500'e ilan verdi 3 aydır arayan yok, ülkeye hizmet ediyoruz, değer üretiyoruz maskesi altında bu insanları kazıklayan firmaların batması ve bu insanların kazıklandığını kabul etmesi biraz zaman alacak. o zaman da balonun patladığı kesinleşecek.

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
21 Kasım 2017 | 22:47 ali yıldırım 4903 Kişi okudu

inşaat sektöründe son durumve gidişat...

Soru

Tebernüş beyİ İnşaatta son durumu özetleyecek olursak.....2009?dan bu yana en karlı yatırım aracı olan konutta oyun bitti, artık fasulyenin zararı günleri geldi. Yükselen faizler ve gelecek yıldan itibaren yavaşlaması beklenen harcanabilir gelir dünyasında bu kadar konut ve ticaret merkezini elden çıkartmak veya kiraya vermek mümkün değil. Damping devam edecek. Finansmana sıkışan ve gittikçe yükselen faizlerde kredi alamayan, ya da kredisini çeviremeyen inşaatçılar da işleri tasfiye edip sektörden çıkacak. İnşat, gayrimenkul ve konut sahipliği milli gelirde nerdeyse %9 paya sahip. Ayrıca Türkiye?de hemen hemen her işkoluna dokunuyor. Çimento, cam, demir-çelik, toprak mamulleri, tahta, sayın işte. Ve tabii en önemlisi de istihdam. Tüm bu faaliyet kollarında 2018?den itibaren yavaş fakat kalıcı bir talep daralması gözleyeceğiz. Her balon patlayarak sönmez, bazıları da gaz kaçırır. Türkiye?de olan da budur. Konut balonu gaz kaçırarak sönüyor, ardında onbinlerce mutsuz ?yatırımcı? ve yüzlerce kolay kar beklentisi ile sektöre giren, hesapsız inşaatçı bırakarak. iyi çalışmalar.

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
21 Kasım 2017 | 10:53 alev yıldızkoparan 2558 Kişi okudu

emlka balonu yok, hızla fakirleşiyoruz

Soru

Merhaba, uzun zamandır emlak balonu var mı yok mu, varsa ABD'deki mortgage krizi gibi bizi de vurur mu vurmaz mı tartışması yapılıyor. Dünyadaki yerimizi tayin edebilmek için bizden daha gelişmiş, refah seviyesi daha yüksek ülkelerle karşılaştırma yapmak zorunludur. Fakat bunu yaparken tüm değişkenleri dikkate almazsak hataya düşeriz. Ülkemiz fakir bir ülke. Harcanabilir gelirimiz az. Kazancımızın çok büyük kısmını sadece bugün hayatta kalmak için harcıyoruz. Yarına dair fikrimiz ve vizyonumuz yok. Bu da bizi rüzgara göre yön değiştiren gemi haline getiriyor. Son 15 yılda yaşanan inşaat çılgınlığını, dünyanın en ilkel işlerinden olan bina yapmayı kolay kazanç kapısı haline getiren yöneticilerin (dolayısıyla onları seçen bizim) vizyonsuzluğuna bağlayabiliriz. Barınma temel bir ihtiyaç olup her vatandaşın bu hakka sahip olması gerekir. Bu esasen sosyal devletin görevidir. Ülkemiz öteden beri fakir bir ülkedir. Sanayi güdüktür. Mal üretebilmesi için gerekli kaynaklar kendinde olmadığı bunları dışarıdan alması gerekir. Petrol, doğalgaz gibi enerjisi yoktur ithal eder, araba, çip, uçak, telefon yapamaz ithal eder, tekstil malzemesi üretir ama üretecek makineyi ithal eder... Bu böyle uzar gider. Yeterince üretmediğimiz için de dışarıdan alırız ve bu da fiyatları artırır. Bu fiyat artışı her malda geçerlidir. Emlak da bunlardan biridir. Ülkemizde emlak fiyatları TL cinsinden her sene artmaktadır. Fakat bu fiyatların artması emlak balonu olduğunu göstermez. Örneğin bugün ete veya süte veya ulaşıma geçen sene ödediğiniz fiyatın %50 fazlasını ödüyorsunuz. Nasıl ki et balonu var demiyoruz emlak balonu var da diyemeyiz. Burada karşılaştırma yaparken TL gibi değeri oynak bir para birimine göre değil altın veya USD veya EURO'ya göre karşılaştırma yapmak daha makuldur. Böyle bir karşılaştırma yaptığımızda fiyatların artmadığını bilakis düştüğünü göreceksiniz. Malın maliyeti azalmadığına göre karlarda azalma var demektir. Buna rağmen bir gayrimenkulün alınması için gerekli parayı temin etme süremiz neden uzamaktadır? Burada cevap gitgide fakirleşiyoruz olmamızdır. Gelişmiş ülkelerle karşılaştırdığımızda ülkemizde korkunç bir enflasyon vardır. Bu enflasyon zaten dışa bağımlı olan üretim yapısı sebebiyle üretim maliyetlerini sürekli artırmakta bu da fiyatlara zam olarak yansımaktadır. Bugün benzine ve dolayısıyla her şeye zam gelmesinin sebebi budur. Kimse ürettiğini zararına satmayacağına göre bu haliyle mal fiyatları sürekli artırmaktadır. Yani yıllık %10 enflasyonun olduğu bir ortamda bugün 100.000 TL'ye alınan bir evin fiyatının 2 yıl sonra 121.000 TL olması gerekir. Eğer altında kalıyorsa ev değer kaybetmiştir. Bu değer kaybının sebebini o eve o parayı verebilecek insan sayısının azalmasında aramak gerekir. Yani insanların gelirlerindeki artış enflasyonun altında kaldığı için birikim imkanları azalmış bu da satın alma davranışlarında değişime sebep olmuştur. Kısaca fakirleşmişlerdir. Fakat enflasyonla beraber maliyet de arttığı için evlerin fiyatları TL cinsinden bir türlü azalmamaktadır. Bunu insanlar kendilerinin fakirleştiği şeklinde değil ev fiyatlarının arttığı şeklinde yorumlamakta ve genel fiyatların çok yüksek olduğundan dolayısıyla balondan bahsetmektedirler. Balon belki vardır ama çok çok sınırlı bazı bölgelerde olabilir. Genele baktığımızda balondan söz etmek mümkün değil. Ülkemizden 2 sene önce ev alan bir Alman kendi para birimine göre yine aynı fiyattan hatta fakirleştiğimiz için belki daha ucuz fiyattan ev alabilmektedir. Çünkü Alman'ın geliri 2 senede değişmemiştir. Fakat bizim gelirimiz azalmıştır. Olaya bu şekilde bakıp kerteriz noktasını fiyatların artması değil de bizim fakirleşmemiz olarak alırsak bu fiyatları anlayabiliriz. Yoksa balon var diyip kendimizi kandırırız. Önemli olan emlak fiyatlarının nereye gittiği değildir. Onu müteahhitler düşünsün. Önemli olan bizim daha sağlıklı ve huzurlu bir kentte yaşamak için neler yapabileceğimizdir.

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
15 Kasım 2017 | 11:14 emrah çevik 4294 Kişi okudu

daire fiyatı/faiz ilişkisi

Soru

cevap için teşekkürler tebernüş bey.bu yazınızı okumustum ama tekrar okuyon eurobond/kira çarpanı ilişkisi mantıklı gözüküyor .dedklernize de fazlasıyla katılıyorum ama faizlerde sorun ciddi gözüküyor .soyleki 2 sene içerisinde abd 10 yıllık ortalama % 3.5 ta zirve yapsa bizim faizlerde enflayon farkın+ risk priminden maks % 14/seviywleeri yaparki bence zirve orası olmalı ordan sonra faizler düşüş trendine girmeli fakat sorun surdaki abd yada avrupada resesyon cıktıgında her resesyonda oldugu gibi bu sefer devlet tahvilleri almazlar ise yani abd de tahvil getrileri kriz esnasında bu sefer düşmek yerine patlarsa bizim faizimiz nr olur? faizi şundan önemsiyorum ki ihtyaçtqn alan kesim faize çok duyarlı ve piyasanın özellikle ikinci elin canlanması için bi noktada % 10 altı getirilere ihtiyaç var .yani maalede tahvil balonu patlarsa belki kağıt paraları sonunda abd dolarını vuracaktır ama kredi piyaşları işlemez hale gelirse gayrimenkulde ikinci el piyasa da duracağı için gayrimenkul kağıt paraya güvenin sarsılmasından yararlanamaz gibi duruyor tebernüş bey.yani bence ikinci elin işlemes içim faizlerin düşmesine gerek var fakat ben bunun nasıl olacagı senaryosunu kafamda canlandıramıyorum bi türlü. .bu arada fiyatların düşmediğine fakat ikinci elde satısın istanbulda zor durumda oldugunu düşünüyorum

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
22 Ekim 2017 | 18:01 mehmet selim 3880 Kişi okudu

Emlak dünyasına olan sonsuz hayranlığınız

Soru

Tebernüş bey, yıllardır halkımıza çok yararlı teknik bilgiler öğretiyorsunuz. Emlak dünyasında gerçeklerin en azından bir kısmını gösteren nadir kişilerden birisi sizsiniz. Yıllar geçtikçe sizin terazinin ibresi sürekli olarak inşaat şirketlerini, komisyoncuları, emlakçıları göstermekte. The Big Short filmini izlediniz mi? Filmde sonuna kadar emlak sektörünün tarafını tutanların sonu iyi olmamıştı. Tebernüş bey, emlak sektörü bir hizmet sektörüdür. Nasıl ki karnımız acıkır fırından ekmek alırız. Gece uyumak için de ev alırız. Günümüzde insanlar bir ev alabilmek için hayatlarını ortaya koymak zorunda. İstanbul'da 10 yıl önce otobüs durağı olmayan yerlerde ev alabilmek için bankalar net 15.000 türk lirası maaş bordosu istiyor. Çok basit bir insani ihtiyaç Türkiye'de hayatın anlamı haline gelmiş durumda. Bu duvar yıkıldığında siz bir adım geride durun Tebernüş bey. Gelecek yıkımı görebilecek kadar bilgili bir insansınız. Hayırlı İşler.

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
27 Eylül 2017 | 13:20 onur okur 14994 Kişi okudu

250 Kira çarpanı hakkında

Soru

Tebernüş Bey selamlar, yorumlarınızda gayrimenkul yatırımında killit noktanın, 250 ve altı kira çarpanı olduğunun önemini vurguluyorsunuz. Size katılıyorum ancak İstanbul'da çarpanın çok yukarılara çıktığı da bir gerçek. Gözlemlerime göre 250 ve altı kira çarpanı İstanbul'un sadece eski semtleri Fatih vb. semtlerinde minimum 30-40 senelik binalarda mevcut. Deprem gerçeğini de göz önünde bulundurarak bu binalara yapılacak yatırımların risk taşıdığını da söyleyebiliriz. Buradan yola çıkarsak İstanbul'daki konut fiyatlarının gerçeği yansıttığını söyleyebilir miyiz? Emlak balonu olduğuna inanmıyorum ancak satış fiyatlarıyla kiraların arasındaki makasın çok fazla olduğuna inanıyorum. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir? Saygılarımla.

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
11 Mayıs 2017 | 10:47 Engin Demir 5159 Kişi okudu

Mevcut Durumda Halen Emlak yatırımı mantıklı mı

Soru

Merhaba, daha önceki yazılarınızdan en güvenli yatırımın arsa ve emlak olduğunu biliyorum. Ancak son durumlar ve artan proje sayılarına bakıldığında, nakit türk parasını (dövizi düşünmezsek, altın da zaten yüksek şu an) yine de emlak alarak değerlendirmek uygun mudur? Ev fiatlari düşecek, bu inşaat sektörü balonu patlayacak gibi spekülatif sözlere itibar etmek doğru mudur? Teşekkürler.

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
25 Mart 2017 | 10:04 Asuman Gedikbaşi 2147 Kişi okudu