Tapudaki kayıtlar hatalı ise, yıkımdan önce düzeltilmesi neden engelleniyor?
Yıkım yapılmadan önceki, "riskli alan" tebligatlarının kat maliklerine gönderildiği aşamadayız. Tapudaki yanlış kayıtlar yüzünden; sığınak, kapıcı dairesi, teshin merkezi gibi 634 s. KMK'na göre asla "satılamaz, kiralanamaz, devredilemez, amacı dışında kullanılamaz" olan ortak yerler başka bir kat malikine ait görünüyor. Yıkımdan sonra tek ölçüt arsa payları olacağından, "arsa payı düzeltme davası" açtık. 1- Davamıza kanıt olarak, delil olarak neler eklemeliyiz? 2- İşgal davası da açmalı mıyız? İşgal davası, bu türden haksızlıkları içeren bir dava mıdır? 3- Tebligatların tamamlanmadığı ve yapılan itirazlara resmi yanıtın henüz gelmediği sürecin içinde olduğumuzdan yıkım kararının kesinleşmediğini düşünüyoruz. Doğru mu? 4- Arsa payı düzeltme davasının varlığı ve neticenin henüz bilinmezliği, yıkım uygulamasını erteler mi? 5- Ücretlerin yüksek olması nedeniyle davamızı avukatsız açmak mecburiyetinde kaldık. Hız isteyen bir süreçte olduğumuzun farkındayız. Hukuki terimleri anlamakta güçlük çeken, süreci takip etmekte zorluk çeken ve ödeme koşullarında zorlanan mağdurlar için destekleyici, kolaylaştırıcı birlikler, dernekler vb. var mıdır? 6-Bütün söylemlerde müteahhit firmaların düzenbazlıkları öne çıktığı halde, davaların müteahhitler lehine sonuçlandığını izliyoruz. Geniş kalabalıklar büyük bir kaosun, boşluğun içine fırlatılmış, çaresizce çırpınıyorlar. Neden mağdurlar yararına güven tesis edecek kararlar çıkamıyor? Teşekkürler.