İstanbul tarihindeki ve kuzeye yolculuğundaki yapılaşma gerçeği
İstanbul yerleşim tarihi 300 bin yılı buluyor fetih,ten önce 1200 yıllarında şehir,(peninsula) tarihi yarım adası çevresinde yer almaktaydı tabii,ki Bizans şehri kurarken şimdiki teknolojiyle alakasız ve tam bir roma mimarisinde kurdu yukarıdan aşağıya doğru denize parelel bir yapıda inşa ettiler ( şimdiki gibi sahillerde gökdelen arka taraflarında kısa katlar yoktu ) şehir o dönemlerde Konstantinopolis adıyla dünyanın gözdesi ve zengin bir şehirdi o dönemler,de sur dışı sur içi kavramı vardı ve nüfus 150,000 bin Taki 1200 yıllarında Latinler İstanbul işgal edene kadar şehri yakıp yıktılar şehir şu anki Eminönü sultanahmet çevresindeydi işte ozaman,dan sonra İstanbul içi göç başladı şehir apar topar fatih ve çevresine kuruldu yeni Bizans su içinde fatih,de kaldı Taki 1453 sabahına kadar sultan Mehmet Konstantinopolis e girdiğinde nüfusu 36,000 eski şehir yıkıktı ilk iş Eminönü ve fatih bölgesine yatırımlar yapmaktı fatih e kendi ismini taşıdığı camiyi yaptı sultanahmet,te yani Konstantinopolis yıkıntılarının üstüne ise topkapı sarayını inşa etti 1600 başında İstanbul,a göçte 600,000 kişiye ulaştı buda artık İstanbul sur dışına açılması gerektiğiydi Bayrampaşa,ya doğru yolculuk başladı İstanbul kuzeye doğru yerleşiyordu şehir büyüdükçe göç her 100 yılda katlanarak geliyordu tabii,ki savaşlarda bu oranlar değişiyordu 1894 yılında nüfusu 1,059,000 ulaşan İstanbul'unsa bir anda 1914 sonra 614,000 düşmesi bu alanda kuzeye taşınmayı hızla yavaşlattı İstanbul 1965 sonra hızla büyümeye hızla kuzeye dağılmaya oradaki arazilerin gecekondulaşmasıyla birlikte nüfusunu 1,742,000 çıkarması Anadolu,daki göç trafiğinin İstanbul,un kuzey ve batısında birleşmesi 1970 alibeyköy -bakırköy-mecidiyeköy -vb köylerin ilçeleşmesin,de yardımcı oldu nüfus o yıllarda hızla katlanıyor İstanbul 1985 sabahına 5,500,000 kişiyle merhaba diyordu o yıllarda emlak bankasının konutları boy gösteriyor adeta lüks konut sistemine merhaba deniyordu İstanbul belkide en iyi pazarlarından birini yapan emlak bankası mesaj yollarıyla tüketiciye göz kırpıyordu arkasından toki,nin piyasayı ele geçirmesiyle tokiden kopma taşeronların ileride çok güzel projelere kapı açmalarını görecektik 2000 yıllarına geldiğimizde ise artık 10,000,000 yaklaşmış bir nüfus ve deprem gerçeği vardı artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı inşaatlar kalfalıktan yükselen mutahitler yerlerini daha profesyonel kişilere bırakacak konut sektoru marka isimlere merhaba diyeceklerdi İstanbul, artık kuzey,e ilerlemiş 2010 ,dan sonra Karadeniz sahillerine uzanan yolçulağa ilk adımlarını atmıştı gözüken şu insanoğlu var oldukça denizi seçmiş kıyı boylarında yaşamış ticareti gemilerle yapmış ama teknoloji geliştikçe kıyılardan uzaklaşmışlar gözüken İstanbul gerçeği benim gözümden bu tebernüş bey yanlışım varsa lütfen düzeltin